‘Özgür olmanın keyfini yaşıyorum!’

Silivri Cezaevi’nden çıktıktan sonra önceki gece karayolu ile Ankara’ya ulaşan Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın ilk durağı uzun yıllar emek verdiği Başkent Üniversitesi Hastanesi oldu. Haberal burada çalışanları tarafından sevgi gösterileriyle karşılandı. Çalışanlar ve doktorlarla sohbet eden Haberal daha sonra Başkent Üniversitesi’nin halen yapımı süren kütüphane binasını görmek istedi. Hastaneden üniversiteye geçen Haberal burada sahura kadar kaldı. Cezaevinden sonra ilk sahuru Ankara’da üniversitede yapan Haberal daha sonra 5 yıl sonra ilk defa evinde bir gece geçirdi.



Mahkeme salonunda

Haberal, dün de sabah saatlerinde gittiği Başkent Üniversitesi Kampüsü’nde öğretim üyeleri ve çalışanlarca çiçeklerle karşılandı. Haberal, binalara Türk bayrakları ve kendi fotoğraflarının asıldığı kampüste, yetkililerden bilgi aldı. Hukuk fakültesi öğrencileri için yapılan duruşma salonunu gezen Haberal, buradaki eğitim amaçlı duruşma salonunun Türkiye’de ilk olduğunu söyledi.

Dünya Organ Nakli Derneği’nden cezaevindeyken bir ödül aldığı hatırlatılarak, “Böyle bir sürprizi nasıl değerlendirirsiniz” sorusu üzerine Haberal, Türkiye’nin, dünyanın her tarafında konuşulduğunu söyledi. İstanbul’da, 2008’de, 78 ülkeden yüzlerce katılımcı ile organ nakliyle ilgili toplantı yaptıklarını ve sonunda İstanbul Deklerasyonu yayımlandığını anımsatan Haberal, bunun amacının da organ ticaretini önlemek olduğunu kaydetti. Organ naklinin sadece bilimsel şekilde yapılması gerektiğine değinen Haberal, sadece bilimle ilgili soru sorulmasını istedi. Haberal, Türkiye’nin organ nakli konusundaki başarısından söz etti, “Ülkemle gurur duyuyorum” dedi.

Geceyi evde geçirmenin nasıl bir duygu olduğu sorusuna Haberal, şu cevabı verdi:

Tabiatı çok özledim

“Ben Hemşin yaylalarından geldiğim için tabiatı çok özledim. Dolayısıyla benim evimin bahçesinde ağaçlar yeşillikler var. Ben hiç uyumadım. Hep o ağaçlar arasında, yeşillik içinde keyifle dolaştım. Özgür olmanın keyfini yaşıyorum. Atatürk, ‘Her şeyin temelinde hürriyet var’ demişti. Diyojen’e sormuşlar, ‘Yeryüzünün en güzel şeyi nedir’, ‘Hürriyettir’ demiş ve elbette ki adalet.”

Meclis yönetimi Haberal’ı görüştü

Ergenekon davasında hüküm giyen CHP’li 3 milletvekilinin durumu Meclis yönetimi ve hukukçuları tarafından masaya yatırıldı. Çıkan sonucu VATAN’a aktaran TBMM yetkilileri “Bizim için Sayın vekiller ile ilgili yargı süreci Yargıtay aşaması bulunduğu için devam ediyor. Yargıtay karar verene kadar mevcut pozisyonları konusunda bizim açımızdan bir değişiklik yok” bilgisini verdiler.

TBMM yetkilileri, Haberal’ın yemin edebilmesi için Meclis’in olağanüstü toplantıya çağrılıp çağrılamayacağı tartışmalarına ilişkin olarak ise, “Yemin ettirme olağanüstü toplantı için gerekçe yapılabilir. Bu gerekçeyle Meclis olağanüstü toplantıya çağrılabilir. Ancak bu çağrının yapılması ve TBMM toplantıya çağrıldığında Genel Kurul’da hazır bulunup bulunmama siyasi karardır” değerlendirmesini yaptılar.

CHP: Yemin yeni yasama yılında‘

ANKARA - CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, İçtüzük’e göre Meclis’in tatildeyken, olağanüstü hallerde toplantı çağırsı yapılabileceğini ve toplanabileceğini hatırlattı. Milletvekili yemininin sadece yasama faaliyetine katılma açısından gerekli olduğuna işaret eden Hamzaçebi, “Haberal’ın yemin etmesi, Meclis’in olağanüstü toplanmasını gerektiren bir olay değildir” dedi.

Milletvekili seçilen herkesin mazbatayı aldığı andan itibaren dokunulmazlığa sahip olduğunu ve yeminin dokunulmazlıkla da ilgisi olmadığını dile getiren Hamzaçebi, “Bu nedenle Meclis’i, Haberal’ın yemin etmesi için olağanüstü toplantıya çağırmayı düşünmüyoruz. Meclis açılınca yeminini yapacaktır” diye konuştu.

CHP, 2012 Ağustos’unda terör ve Suriye gündemiyle Meclis’i olağanüstü toplantıya çağırmış, ancak AK Parti ve MHP katılmayınca, Meclis 9 dakika toplanıp yeniden tatile girmişti.