Gazete Vatan Logo

'Nefes hayata bakışımızı etkiler'

'Nefes hayata bakışımızı etkiler'

Nefes alıp verirken hiç düşünmeyiz, çünkü doğal olarak her saniye yaptığımız şeydir. Nefes terapisi yapanlar için durum o kadar basit değil. Nevşah Fidan’la konuştuk...

Fotoğraf: Barış ACARLI

İyileştirici nefesi nasıl keşfettin?

Aslına bakarsan nefes koçu olup çalışmaya başlayana kadar haberim yoktu. Seanslara başladıktan sonra bu işte doğal bir yeteneğim olduğunu gördüm... Sanki dokunduğum yerde anında bir açılım, ayrışma, çözülme oluyordu, önce anlamadım.. Sonra nefes çalışmalarına başlamadan bile önce sığ ama açık bir nefese sahip olduğum için böyle bir etki yarattığımı gördüm..

Gerçekten insanların hayatının değiştiği doğru mu?

Kesinlikle.. Nefes bizim manyetik alanımızı etkilediği için, nasıl nefes aldığımız nasıl düşündüğümüzü, hayata nasıl baktığımızı, ne hissettiğimizi doğrudan etkilediği için nefes alış alışkanlığımız değiştiğinde hayatımızdaki her şey değişebilir. Biz değiştiğimiz için... Nefes açıldığında insanların düşünce şekilleri, davranış biçimleri, karakterleri bile değişiyor. Böylece hayatlarında olan her şey değişiyor...

Haberin Devamı

Kaç seansta hissediliyor?

Nefesi tam olarak açabilmek için bir hafta ayırmanız gerekiyor... Çocukluktan itibaren geliştirdiğimiz limitleyici nefes alışkanlıkları öyle hemen birkaç seansta açılamıyor ne yazık ki... Özel seanslarla fiziksel ve mental seviyede derin açılımlar olabilir elbet ama nefesin tam olarak, her seviyede açılmasını istiyorsak bir hafta ayırıp nefes kamplarına katılmamız gerekiyor...

Kimler başvuruyor?

Herkes... Her yaş grubu, her tür sosyal kesimden, her yaştan, her meslek grubunda, kadın, erkek farketmeksizin belki de en büyük ağa sahip grubuz şu an. Bazen ‘mucize kursu’ adlı altı günlük nefes seminerlerimize gelen gruba bakıp kendi kendime ‘Bu insanların hiçbirini başka hiçbir ortamda beraber göremezdim’ diyorum! Dünyanın her yanından, Türkiye’nin her yerinden öyle farklı bir profil oluyor ki seminerlerde ben bile şaşıyorum nasıl bir araya geldi bu yüzlerce değişik insan diye (Gülüyor)...

YÜZDE 30 KAPASİTE İLE NEFES ALIYORUZ

Haberin Devamı

Kanser gibi hayati tehlike taşıyan hastalıklarla mücadele eden insanlara yardımcı olur mu?

40 adet anarobik hastalık var, en önemlisi kanser... Bu hastalıklar ‘oksijenin bulunduğu ortamda varolmayan’ hastalıklar. Türkiye’de yüzde 90 insanın nefes kapasitesinin sadece yüzde 30’unu kullandığını, yani ‘’alması gereken nefesin, bedenine girmesi gereken oksijenin sadece yüzde 30’u ile, bence ‘’ancak yaşadığını’’ düşünürsek çoğu insan anarobik hastalık riski taşıyor.

Açık nefes, ‘hastalıkları iyileştiriyor’ demek yerine ‘anarobik hastalıkların oluşmasını engelliyor’ demek daha doğru. Evet hastalık oluştuktan sonra da nefesin açılması iyileşmeyi hızlandırıyor ama bence asıl ‘’hastalıktan korunmak adına’’ nefesimizi açık tutması gerekiyor.

Haftada ne kadar yapılabilir?

Günden 2-3 seans rahatlıkla yapılabilir... Kişinin arınmayı ne kadar çabuk istediğine bağlı...

NEFES ÖZÜMÜZDEKİ SONSUZ YAŞAM PINARINA GİDEN YOLDUR

Hayatın karması ile bir nevi mücadele etme yolu mu?

Açık nefes bir insanı çok daha huzurlu, sabırlı, dingin, net, kararlı yapıyor.. Bence nefes insanın özünde varolan güce, yaratıcılığa, huzura, kutsallığa giden yol. Açık bağlantılı nefesle özümüzle öyle derin bir bağlantıya geçiyoruz ki hakiki kimliğimizi tanıma, onunla bir olma şansı buluyoruz. Hep denir ya ‘’her şey içimizde’’ diye... Bunu söylemek, buna zihnimizde inanmak ile içsel olarak yaşamak, deneyimlemek çok farklı. Nefes özümüzdeki sonsuz yaşam pınarına giden yol... Bizler onunla bağlantıya geçtiğimiz anda bambaşka bir insan olmaya başlıyoruz... Işıl ışıl, pırıl pırıl, sevgi dolu, neşe içinde, hayat ne getirirse getirsin sadece güzle olanı, iyi olanı gören bambaşka bir insan...

Haberin Devamı