Gazete Vatan Logo

'Merkez' piyasaları coşturdu

‘Sınırlı’ söylemini değiştirdi faizi tarihi dibe itti

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz bankanın faiz politikası ile ilgili olarak ikinci bir indirim sürecinin gündeme gelebileceğini söyleyince gösterge faiz yüzde 10.75’e inerek yeni bir tarihi rekor kırdı. Merkez Bankası daha önce temkinli duruş sergileyip ’Sınırlı faiz indirimi’ ifadesini kullanıyordu.

Merkez Bankası kriz döneminde agresif faiz indirimi uygulamaları yaparken, son iki indirimden sonra ’Bundan sonra daha ölçülü oluruz. Faiz indirimi sınırlı olur’ ifadelerini kullanıyordu. Ancak dün Merkez Bankası Başkanı bu temkinli duruşun ötesinde daha cesur ifadeler kullanınca piyasalar coştu. Faiz tarihi dip seviyesine inerken borsa da rekor tazeledi. Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, bütçe dengesi gözetilerek yapılan vergi ve fiyat ayarlamalarının yıllık enflasyon üzerindeki etkilerinin azalmasıyla birlikte, 2010 yılının ikinci yarısından itibaren enflasyonun kademeli bir düşüş eğilimine girerek, 2011 yıl sonu hedefi olan yüzde 5.5 düzeyinin bir miktar altında istikrar kazanacağını öngördüklerini belirtti.

Hareketlenme oldu

Yılmaz, düzenlediği basın toplantısında, küresel ekonomideki toparlanmanın yavaş olacağı anlaşılmakla birlikte, krizin en kötü döneminin geride bırakıldığına dair algılamaların güçlenmesinin emtia fiyatlarındaki hareketlenmeyi de beraberinde getirdiğini söyledi. Yılmaz, petrol ve gıda grubu fiyatlarında ekstra bir artış öngörmediklerini söyledi. Orta vadeli tahminler üretilirken, dünya ekonomisindeki yavaş ve kademeli toparlanmaya paralel olarak ithal girdi maliyetlerinin de sınırlı artışlar göstereceğinin varsayıldığını anlatan Yılmaz, şöyle devam etti:

Dalgalanma görülebilir

“Bütün bunlara ek olarak, tahminlerimiz güncellenirken küresel ölçekte faizlerin uzun süre düşük düzeylerde kalacağı bir görünüm esas alınmıştır. Maliye politikası tarafında ise bütçe disiplinini sağlayacak orta vadeli bir mali programın uygulamaya koyulacağı varsayılmıştır. Güncellenen tahminler, politika faizinin oldukça uzun bir süre düşük düzeylerde tutulması durumunda dahi, toplam talep koşullarının enflasyondaki düşüşe verdiği desteğin önümüzdeki iki yıl boyunca süreceğini göstermektedir. Tahminler ayrıca, kısa vadede güçlü baz etkileri nedeniyle enflasyonda zaman zaman dalgalanmalar görülebileceğine işaret etmektedir. 2009 yılında ilk altı aylık birikimli enflasyonun sadece yüzde 1.83 olması nedeniyle, 2010 yılının ilk yarısında enflasyonun baz etkisine bağlı olarak artış gösterebileceği tahmin edilmektedir.”



Orta vadeli program riskleri en aza indirir



DURMUŞ Yılmaz enflasyon ve faizlerle ilgili olumlu bir tablo ortaya koyarken riskleri sıralamayı da ihmal etmedi. ’Küresel ölçekte bütçe açıklarının hızla yükselmesi, uzun vadede enflasyon beklentileri ve dolayısıyla uzun vadeli küresel piyasa faiz oranları üzerinde yukarı yönlü bir risk oluşturabilecektir’ diyen Yılmaz, Türkiye’nin bütçe açığındaki kısa vadeli genişlemenin de bir risk olduğunu söyledi. Yılmaz borç dinamiklerinin sürdürülebilirliğini temin eden orta vadeli program ile desteğin risk priminin göreli olarak düşük kalması için büyük önem taşıdığını söyledi.



Düşük çıkan enflasyon için hükümete hesap verdi




MERKEZ Bankası, Haziran ayı itibarıyla yüzde 5.73 olarak gerçekleşen yıllık enflasyonun, 2009 yılının ikinci üç aylık döneminin sonu için yüzde 6.8 olarak belirlenen “belirsizlik aralığı alt sınırı”nın aşağısında kalması nedeniyle, hükümete açık mektup gönderdi. Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz ve Başkan Yardımcısı Erdem Başçı imzasıyla, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’a gönderilen mektupta, enflasyon hedefinden belirgin olarak sapıldığında veya sapma olasılığı ortaya çıktığında Merkez Bankası Kanunu’nun 42. maddesi uyarınca “hesap verme” sürecinin devreye girdiği ifade edildi. 2009 yıl sonu enflasyon hedefinin hükümet ile birlikte yüzde 7.5 olarak belirlendiği hatırlatılan mektupta şöyle denildi: “Haziran ayı itibarıyla yıllık enflasyon, yüzde 5.73 olarak gerçekleşmiş ve 2009 yılının ikinci üç aylık döneminin sonu için yüzde 6.8 olarak belirlenmiş olan belirsizlik aralığı alt sınırının aşağısında kalmıştır. Bu çerçevede, enflasyonun hedeflenen patikadan belirgin olarak sapmasının nedenleri ile orta vadeli hedeflere ulaşmak için alınan ve alınması gereken önlemleri açıklayan 29 Temmuz 2009 tarihli Enflasyon Raporu ilişikte bilginize sunulmaktadır.”



Yeni kalem açılacak, net hata noksan görünecek



ENFLASYON Raporu toplantısında açıklama yapan Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, net hata ve noksan kaleminin sermaye hareketlerinin yoğunlaştığı kriz dönemlerinde birçok ülkede sorun yaratabildiğini belirterek, “Avrupa Merkez Bankası verilerine göre Euro Bölgesi’nin ödemeler dengesi istatistiklerinde 2008 yılı 3’üncü çeyreğinde yaklaşık eksi 40 milyar euro olan net hata ve noksan, son çeyreğinde 3 kat artarak eksi 116 milyar euroya yükselmiş. 2009 yılı ilk çeyreğinde de eksi 83 milyar euro olarak devam etmişti” dedi. Türkiye’nin ödemeler dengesi istatistikleri net hata ve noksan kalemindeki artışta etkili olan nedenler arasında sayılan yurtiçinde yerleşik kişilerin yurtdışı mevduatına yönelik 2008 yılı çalışmalarının tamamlandığını açıklayan Yılmaz, şöyle devam etti:

“Söz konusu mevduatta 2008 yılının son çeyreği için yaklaşık 4.4 milyar dolarlık bir azalış gözlenmiştir. Dolayısıyla yılın son çeyreğinde görülen 11.3 milyar doları tutarındaki net hata ve noksan rakamı 6.9 milyar dolara düşmektedir. Nisan ayında yaptığımız toplantıda net hata ve noksan kaleminde revizyona gitmeyeceğimizi söylemiştik. Bu kanaatimiz hala sürüyor. Bu doğrultuda revizyona gitmeyeceğiz. Ancak açıklanabilir bir takım rakamlara ulaştık. Bu doğrultuda 2008 yılına ilişkin hesaplanan tutarlar, açıklanan net hata ve noksan kaleminden çıkarılarak, sermaye ve finans hesapları içerisinde varlık kalemleri arasında gösterilecek olup, 10 Ağustos 2009 tarihinde yayımlanacak olan ödemeler dengesi istatistiklerinde yer alacaktır. 2009 yılına ilişkin çalışmalar ise devam etmektedir.”


Haberin Devamı