Gazete Vatan Logo

‘Mavi gözlümün yüzüne bakamadım’

Leyla’dan 18 gün sonra acı haber geldi. Dede Zeki Aydemir Leyla’nın sırtında yaralar olduğunu belirterek “Yüzüne bakamadım. Mavi gözlümü bu hale getirenlerin bulunup adalet önünde hesap versin” diye gözyaşı döktü.

‘Mavi gözlümün yüzüne bakamadım’

Ağrı kent merkezinde yaşayan Şükran- Nihat Aydemir çiftinin 3’ü erkek, 7 çocuğundan 6’ncısı olan Leyla, Ramazan Bayramı’nın ilk günü merkeze 15 kilometre uzaklıktaki 300 nüfuslu Bezirhane köyüne gitti. Aile, yakınlarıyla bayramlaştıktan sonra Nihat Aydemir’in babasının evine geldi. Aydemir çifti içeri girerken, Leyla, kapı önünde oynamaya başladı. Yaklaşık 15 dakika sonra dışarı çıkan çift, kızlarını bulamadı.

Günlerce arandı

Çevreyi dolaşan, yakınlarının evlerine bakan aile, tüm çabalara karşın Leyla’ya ulaşamayınca jandarmaya haber verildi. Bölgeye jandarma ve AFAD ekipleri sevk edildi. Köy ve çevresi didik didik arandı, ancak küçük kıza ulaşılamadı. Jandarma, AFAD, güvenlik korucuları, UMKE, STK’lar ve gönüllüler tarafından oluşturan ekipler, eğitimli köpekler ve drone eşliğinde aradığı Leyla Aydemir, bulunamadı.

Beyaz minübüs

Leyla Aydemir’in kaybolması olayıyla ilgili Valilik tarafından kriz maması oluşturuldu. 5 bin fotoğrafının çoğaltılarak il genelinde dağıtıldı. Leyla Aydemir’in araması sırasında ailesine sayısız ihbar telefonu geldi. Gelen ihbarları tek tek değerlendiren emniyet güçleri, küçük kızın, Mardin, Sivas ve Silivri’de görüldüğü iddialarının da asılsız olduğunu saptadı. Köy ve çevresinde çocuklara camları kırık beyaz minibüsle şeker dağıtıldığı iddiası da asılsız çıktı.

Haberin Devamı

Köyü ve çevresini didik didik eden, aranmadık yer bırakmayan ekipler, köydeki ana fosseptiği boşaltarak arama yaptı. Gönüllü avcılar da Bezirhane’ye gelerek arama çalışmalarına katıldı. Tüm Türkiye’nin bulunması için seferber olduğu Leyla Aydemir’in babası Nihat ve dedesi Zeki Aydemir, küçük kızın kaçırıldığı ihtimali üzerinde durdu.

Türkiye yasa boğuldu

Leyla’dan kaybolduğunun 18’inci gününde, bugün akşamüstü, acı haber geldi. Leyla’nın cansız bedeni, didik didik edilen Bezirhane köyüne 2 kilometre uzaklıktaki Kurudere mevkiine ot biçmek için giden bir köylü tarafından bulundu. İhbar üzerine kısa sürede olay yerine giden jandarma, çevrede önlem aldı. Ekipler, köye giriş çıkışları kapattı. Küçük kızın bulunduğu yere kimseyi yaklaştırmayan jandarma, olay yerinde inceleme başlatarak delil aradı. Küçük kızın cansız bedeni, otopsi yapılmak üzere Ağrı Devlet Hastanesi morguna götürüldü. Acı haberi alan Leyla’nın ailesi, sinir krizi geçirdi, gözyaşlarına boğuldu.

Haberin Devamı

Vücudunda darp izi var, tecavüz yok!
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, CNN TÜRK yayınında Hande Fırat’ın sorularını yanıtladı. Ağrı’da cansız bedeni bulunan 4 yaşındaki Leyla’nın ölümüne ilişkin, “Bizim ümidimiz canlı bulmaktı. Leyla’nın bulunduğu yer arkadaşlarımızın defalarca aradıkları bir yer. Arkadaşlarımız ‘Ya biz görmedik, ya da çocuğun cansız cesedi suyla beraber aşağı geldi’ dediler. 4-5 gündür orada duruyormuş gibi bir izlenim var. İlk belirlemelere göre Allah muhafaza bir tecavüz yok. Sonradan oraya gelmiş gibi bir izlenim var. Leyla’nın vücudunda çok ufak bir darp izi var” ifadelerini kullandı.
Bu alan daha önce defalarca arandı
KÜÇÜK Leyla’nın kaybolduktan 18 gün sonra cesedinin bulunmasıyla ilgili resmi açıklamayı Ağrı Valisi Süleyman Elban yaptı. Vali Elban, bölgenin daha önce defalarca havadan ve karadan arandığını belirterek şunları söyledi: “Maalesef bugün (dün) 17.45 itibarıyla köyün yaklaşık 3 kilometre kuzeyinde derede, su içerisinde cansız bedenine ulaşıldı. Söz konusu alan daha önce balık adamlarımız tarafından ve havadan drone görüntüleri ile çok fazla taraması yapılan bir alandı. Konuyla ilgili detaylı araştırma devam ediyor.”
Kaybolması olağan bir olay değildi
AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu ise, “Bugüne kadar yakın çevrede aranmadık yer kalmamıştı. Gözden mi kaçtı, sonradan mı bırakıldı bilmiyoruz. Ağrı’dan ve Van’dan ekiplerimizi gönderdik. Adli bir vaka olması bizim kendi yeteneğimizden başka beceri gerektiriyor. Olayın oluş biçimi açısından bakıldığından bir çocuğun 10-15 dakika içerisinde gözden kaybolması olağan bir olay değil. Bu tür vakaların çoğunlukla adli olduğu görülüyor. 4 yaşında masum bir kız çocuğu başına neler geldiği yapılan araştırmalar ile belli olacaktır. Başımız sağolsun” ifadesini kullandı.
Dedenin büyük acısı
Demirören Haber Ajansı’na (DHA) açıklamada bulunan Leyla’nın dedesi Zeki Aydemir, “Torunumu bugün ot biçmek için bölgede giden bir köylü bulmuş. Bize haber verdi. Gidip baktığımızda yüzü suya basılmış şekilde duruyordu. Sırtında yara izleri vardı. Yüzüne bakamadım. Mavi gözlümü bu hale getirenlerin bulunup adalet önünde hesap versin” dedi. Öte yandan Ağrı Cumhuriyet Başsavcılığınca görevlendirilen 2 savcı, bölgeye gelerek inceleme başlattı.

Haberin Devamı