Gazete Vatan Logo

'Kusursuz Fırtına' uyarısı

Türkiye Merrill Lynch'in gündeminde

Türkiye'de not artışı öncesi yaşanan hızlı yükseliş sonrası Suriye belirsizliği nedeniyle sürecin zorlaşması, Bank of America Merrill Lynch'in de dikkatini çekti.

On yıl önce içinde bulunduğumuz ayda Türkiye’nin politik çehresinde büyük bir değişiklik yaşamıştı. İslami temeli Adalet ve Kalkınma Partisi yüzde 34’lük oy ile seçimler sonrasında Türkiye’nin başına gelmişti. Seçimler ile parlamentoda yüzde 66 sandalyeye sahip olan AKP’nin seçilmesi ile Türk lirası değerinin üçte birlik kısmını yitirdi.

Milenyum ile hızlı büyüme sürecine giren Türkiye’de politik istikrar ve süreçte TL’den 6 sıfır atılması ile kozmetikten çok finansal görünüm tarafında ciddi bir değişiklik yaşanmış oldu. 2002-2005 yılları arasında havalanan Türkiye ekonomisi yüzde 6 ile 8 arasında yakaladığı büyüme performansı ile göz doldurdu. Süreç ilk etapta ABD daha sonrasında da Avrupa’da patlak veren krizler sekteye uğramaya başladı. 2009 yılı ile sert bir geri çekilme yaşasa da Türkiye ekonomisi büyüme tarafında Çin’den sonra çeyreklik bazda en iyi performans gösteren ülke oldu.

Hükümetin ilk 5 yıllık döneminde gittikçe otokratik bir iktidar haline gelmesi Cumhuriyet’in kuruluşundan beri görülen en yüksek borç seviyesine çıkılması Türkiye ekonomisi daha kırılgan hale getirdi.

Büyüme tarafında performansın yavaşlaması borçların yüksek olması buna karşılık borçları karşılayacak olan kalemlerin küresel durgunluğunda etkisi ile azalması dış basında Türkiye’nin kusursuz fırtınaya yaklaştığı yönünde yorumlanıyor.

Eylül ayında Merkez Bankası başkanı Erdem Başçı’nın büyümede yüzde 4’lük hedefin yakalanamayacağını belirtmesi gerekçeler arasında gösterilirken Bank of America araştırma bölümü yöneticisi David Goldman bankalar tarafına dikkat çekti. Goldman değerlendirmesinde 50 milyar dolarlık yabancı borcu varken bankalardan 20 milyar dolarlık yabancı sermayenin kaçtığına vurgu yaptı.

Önemli damarlardan biri olan ihracat tarafında son 10 yıllık artışın resesyon korkuları, kur tarafındaki hareketlilik ve jeopolitik gerilim ile son dönemde yavaşlarken, talep tarafındaki düşüşün Türk iş dünyasını olumsuz etkisi belirtildi. Yahoo Finance’da yer alan haberde iç talep tarafında da düşüş gözlendiğine dikkat çekilirken, AKP’nin başa gelmesi ile hane halkının borçluğunu 36 kat artması Türkiye için risklerin yükseldiğin göstergesi olarak öne çıkartıldı. Türkiye ekonomisinde istikrarın bozulduğu ve balon oluştuğu kaydedilen haberde tansiyonun arttığına vurgu yapıldı.

Şimdi bu noktada balonu patlatacak şeyin en olduğu tartışılırken Suriye’nin öne çıktığı gözleniyor. Suriye ile yaşanan gerilim ve buna ek olarak Suriye’den Türkiye’ye gelen mültecilerin her geçen gün artması Türkiye balonunu Suriye’nin patlatabileceği yorumlarına neden oluyor.

Türkiye’nin önemli gelir kaynaklarından olan turizmine de dikkat çekilen haberde; Türkiye’de bazı ekonomistlerin hükümetin açıkladığı turizm verilerini manipüle ettiğini düşündüklerine yer verilirken, 1990-91 yılları arasında Irak savaşı esnasına hava sahasının kapalı olması nedeniyle Türkiye’nin 30 milyar dolardan olduğu hatırlatıldı. Bu noktada altı çizilen nokta ise Suriye geriliminin Türkiye’ye beklentilerden daha pahalıya patlayabileceği oldu. (THELİRA)

Haberin Devamı