'Kırmızı bültenle aranırken, Londra elçiliğimizde evlenmiş'

25 Eylül 2004'te kız arkadaşı Nurhan Türkbay ile bir kafede oturan 19 yaşındaki Burak Şengöçen'i öldürdüğü iddiasıyla aranan ve daha sonra İngiltere'ye kaçarak orada yaşamaya başlayan katil zanlısı Serhat Aslan, hakkında 2009 tarihinde kırmızı bülten çıkarılmasına rağmen hala yakalanamadı. Şengöçen'in kız kardeşi Hatice Şengöçen ise ortaya korkunç bir iddia attı: "Ağabeyimin katili kırmızı bültenle aranırken Türkiye'nin LonDra'daki Büyükelçiliği'nde evlenmiş. Bu nasıl olur?"

Yeşilköy'de 24 Eylül 2004 tarihinde bir kafede kız arkadaşı Nurhan Türkbay ile birlikte oturan Burak Şengöçen, kız meselesi yüzünden ünlü avukat Fikret Aslan'ın oğlu Serhat Aslan, Ferhat Güney ile arkadaşı Fatih Yavuz'un saldırısına uğradı. Şengöçen hayatını kaybederken, firar eden Serhat Aslan'ın ise Londra'da yaşamaya başladı. Dava Bakırköy 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde sürerken, Aslan'ın Londra'da bin paundluk kirası olan bir evde ikamet ettiği, lüks kırmızı bir spor araba kullandığı ve bir Türk kızı ile nişanlandığı belirlendi. Bunun üzerine cinayetten 5 yıl sonra mahkeme Aslan hakkında kırmızı bültenle arama kararı çıkartılması için hareke geçti. Aslan'ın İnterpol tarafından yakalanarak Türkiye`ye teslim edilmesi için Adalet Bakanlığı da acil koduyla kırmızı bülten öncesinde difüzyon (uluslararası arama) kararı çıkarılması talimatı verdi. Ancak aradan geçen iki seneye rağmen Aslan hala yakalanamadı.



Kaçmasını iyi biliyorlar

Burak Şengöçen'in kız kardeşi Hatice Şengöçen (22) ise 7 yıldır geciken adaleti beklediklerini belirterek, "Bizim olayda zanlının babası hukukçu. Cem Garipoğlu olayında da zanlının dedesi hukukçu. Onlar kaçmanın yollarını iyi biliyorlar. Bizim polisimizin de yakalama yollarını bilmesi gerekir. Öldürülen bir bakanın ya da Başbakanın oğlu olsaydı yakalanması bu kadar uzun sürer miydi? Biz adaleti herkes için istiyoruz. Olayları araştırmada basın katilin İngiltere'deki yaşamını gözler önüne sererek polisin önünde gittiğini gösterdi. Unutmadık, unutturmayacağız" şeklinde konuştu.

"Bu bir skandal"

Her gün ağabeyinin katilinin yakalanacağı umuduyla yaşadığını belirten Şengöçen, "Ağabeyimin katili tüm dünyada kırmızı bültenle aranırken Londra'daki nişanlısıyla geçtiğimiz aylarda Türkiye Cumhuriyeti Londra Büyükelçiliği'nde evlendiğini öğrendik. Biz yakalanacağı anı beklerken, katilin bizim konsoloslukta evlendiğini öğreniyoruz. Bu adam benim kardeşimi öldürdü. Bu bir sıkandal. Unutmasınlar ki adalet bir gün herkese lazım olacak" diye isyan etti.



"Operasyon yapılmalıydı"

"Serhat Aslan, cinayetten 15 gün öncede Çınar Otel önünde karıştığı ve İran uyruklu bir kişinin yaralandığı kavgada gözaltına alınsaydı, ağabeyim ölmeyecekti" diyen Hatice Şengöçen (22), "O gece polis tarafından gözaltına alınan Aslan, arkadaşı suçu üzerine alınca serbest bırakıldı. O gün emniyet teşkilatı olayı küçük çapta bir olay olarak değerlendirmeyip, titizlikle bir inceleme yapsaydı ağabeyim şimdi belkide aramızda olacaktı. Aslan, hem ağabeyimi öldürdü hem de asker kaçağı. Tüm bunlara rağmen yakalanmıyor. Üstelik evlenmek için büyükelçiliğe başvuruyor. Başvurusu onaylanıyor ve evleniyor. Başvuru yapıldığında Türkiye'yle iletişime geçilip operasyon yapılması gerekirken evlenmesine göz yumulması adaletin ne kadar iyi işlediğinin göstergesidir sanırım" dedi.

OLAYIN GEÇMİŞİ

Bakırköy'de kız arkadaşı Nurhah Türkbay ile bir cafe'de oturan 19 yaşındaki Burak Şengöçen, kız arkadaşının eski sevgilisi Fatih Yavuz, Ferhat Güney ile ünlü avukat Fikret Aslan'ın oğlu Serhat Aslan tarafından bıçaklanarak öldürülmüştü. Fatih Yavuz olaydan sonra yakalanarak 2 yıl ceza evinde kalmış ve mahkeme sonunda 9 yıl cezaya çarptırılmıştı. Ancak dosyası Yrgıtay tarafından onaylanmadığı için Yavuz, dosya onaylanana kadar serbest bırakılmış, bu süre zarfındada askerliğini tamamlamıştı.

Askerliği bittikten sonra da Fatih Yavuz'un dosyası Yagıtay tarafından onaylanınca Yavuz yeniden cezaevine gönderilmişti. Fatih Yavuz şimdi cezaevinde kalan 5,5 yıllık cezasını çekiyor. Ferhat Güney ise olaydan sonra iki yıl cezaevi'nde kaldıktan sonra Yavuz gibi 9 yıl cezaya çarptırıldı ancak Yrgıtay dosyayı onaylamadığı için salıverildi. 1,5 yıl sonrada dosya onaylanınca Güney'de Yavuz gibi cezaevine yeniden girdi. O da kalan 5,5 yıllık cezasını çekiyor.