Gazete Vatan Logo

'Bütün kadınlara söz veriyorum..."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Eğer toplumun eğitilmesini istiyorsak, kadınların eğitilmesi lazım. Kadın okuduğu zaman ilk eğiteceği kişi erkeklerdir. Erkekler eğitildiği zaman kadına şiddeti uygulamazlar" dedi.

Kılıçdaroğlu, Mardin’de Cumhuriyet Meydanı 1. Cadde üzerindeki esnafı ziyaret ederek sorunlarını dinledi ve bu sorunları grup toplantısında dile getireceğini bildirdi.

Vatandaşlarla görüşmesi sırasında yaşlı bir kadın Kılıçdaroğlu’na Kürtçe olarak barış istediğini söyledi.

Esnafın, şekerli badem, nar suyu ikram ettiği Kılıçdaroğlu, daha sonra Türkiye Sakatlar Derneği Mardin Şubesinin telkari atölyesini gezdi. Burada gümüş işlemeciliği konusunda bilgi alan Kılıçdaroğlu’na gümüş tesbih hediye edildi.

Cadde üzerine kadınların Dünya Kadınlar Günü’nü kutlayan Kılıçdaroğlu, bir kadının elini öperek, kadınlarla hatıra fotoğrafı çektirdi.

Daha sonra spor salonuna geçen Kılıçdaroğlu, burada eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile birlikte 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliğine katıldı.

Etkinlikte, CHP’nin aile sigortası projesi Türkçe, Kürtçe ve Arapça sinevizyon gösterisiyle tanıtıldı; bölge illerinden kadınlar yaşadıkları sorunları anlattı.

Kılıçdaroğlu, burada yaptığı konuşmada, her zaman kadınların yanında olduklarını belirterek, yeri geldiğinde güzel laflar edildiğini, "cennet anaların ayağı altında" dendiğini, ancak kadına şiddetin sürdüğünü belirtti.

Kadınlara şiddeti her yerde, her ortamda reddedeceklerini, kadınları baş tacı edeceklerini, kadınları bu toplumun en güçlü unsuru haline getireceklerini kaydeden Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Hayatımızın yarısı kadınlar. Bir arada oturuyoruz, evleniyoruz. Çoluk çocuk sahibi oluyoruz. Çocuklar anneyle dertlerini paylaşır, önce dillerini anne ile öğrenirler. Kültürlerini anneden öğrenirler. O zaman yapacağımız bir şey var. Az önce bir kadın konuştu. 9 çocuk annesi ve kızlarını okutuyor. Eğer toplumun eğitilmesini istiyorsak, kadınların eğitilmesi lazım. Kadın okuduğu zaman ilk
eğiteceği kişi erkeklerdir. Erkekler eğitildiği zaman kadına şiddet uygulamazlar. Erkekler eğitildiği zaman kadını baş tacı ederler. Bir evde en büyük sorunu
yaşayanlar kadınlardır. Diyarbakır’da eğer bir sorun yaşanıyorsa, bir evde eğer tencere kaynamıyorsa bunun acısını ancak anneler bilir. Annelere bu açıdan saygı
duymamız gerekir."

Bir proje geliştirdik. ’Aile sigortası getireceğiz’ dedik. Halkın iktidarında sizin izninizle oylarınızla CHP iktidarında hiçbir ailenin geliri ayda 600 liranın altına düşmeyecek. Bu sözü veriyoruz. CHP bütün kadın kardeşlerimizin evidir. Seçme, seçilme hakkını veren CHP’dir. Sandığa gidin oyunuzu kullanın dediler. Bu yetkiyi verdiler. Ama bu yetkinin yerinde ve zamanında kullanılması için kadının siyasette daha fazla olması için kadının okuması, yazması, üniversiteye gitmesi, iş hayatına atılması gerekiyor. Kadının, erkeğin yanında omuz omuza beraber çalışması gerekiyor."

Kılıçdaroğlu, kadının ekonomik güvencenin aile sigortası olacağını, çocuk sayısı fazla ise evde engelli varsa, anne ve baba ile kalınıyorsa sigortadan alınacak miktarın artırılacağını, aile sigortasıyla her ay düzenli olarak kadının banka hesabına para yatacağını kaydetti.

"AİLE SİGORTASI İLE AİLEDE HUZURSUZLUĞU KALDIRACAĞIZ"

Aile sigortasıyla kadının evde daha güçlü olacağını, erkeğin, kadından harçlık isteyeceğini ve kadının artık evin temel direği olacağını kaydeden Kılıçdaroğlu, kadının kömür, makarna yardımı gibi bir beklenti içinde olmayacağını, sosyal devletin onlara bakacağını ifade etti.

Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Eğer yoksulluk varsa kadının günahı nedir? Bu ekonomik politikalar yoksul sayısını artırdı. Türkiye’deki yoksul sayısı 12 milyon 715 bin kişidir. Bunu biz değil, devletin resmi kurumları söylüyor. Sayın Başbakan diyor ki 12
milyon 715 bin kişi az. Bir de kayıt dışı yoksullar var. Onları bilmiyorsunuz diyor. İtiraf ediyor. Kim olursa olsun, isterse 15 milyon kişi olsun, her aileye asgari gelir güvencesi getireceğiz. Bu konuda kararlıyız. Bu para sadece aileye değil, esnafa da yarayacak. Aile ve ikinci sırada esnaf kazanacak. Aile sigorta ile dediler ki: Siz efendim bu parayı nereden bulacaksınız. Size söz, namus sözü, işçi, memur, çiftçi yani sizin Kemal’in sözü: Ben bu parayı bulacağım. Bu para birilerinin dediği gibi öyle çok para değil. Bütün kamu harcamalarının yüzde 1.7’sidir. Sen 7 sülalene para buluyorsun. Köşeyi dönenlere para buluyorsun. Fakir fukaraya gelince de efendim bunun parasını nereden bulacaksın? Bunun parasını namuslu adamlar bulurlar. Bir hedefimiz, ilkemiz var. Doğudan batıya,
güneyden kuzeye kim olursa olsun hepsinin başımızın üstünde yeri vardır.

Bir tek çocuk bile yatağa aç girmeyecek. Hiçbir anne ’benim çocuğum aç’ demeyecek. Evde tencere kaynamazsa acıyı kadın çeker, evde sorun çıkar, kadına şiddet uygulanır. Kadının işi gücü yok. Nereden bulacak? Aile sigortası ile ailede huzursuzluğu kaldıracağız. Aile mutlu, huzurlu ve sosyal devletin koruması altında bir aile olacak. Bu sizin hakkınızdır. Bütün kadınlara söylüyorum: Sosyal devlette bu bir haktır. Bu hakkın arkasında duracağız. Aile sigortasında kadın yeri geldiği zaman ’hangi siyasi parti benim aylığımı artırırsa ben oyumu ona vereceğim’ diyecek. Bir hak olarak size bunu vereceğiz."

Kılıçdaroğlu, en çok şiddete uğrayanların kadınlar olduğunu, huzursuz bir ailede şiddet olduğunu ve CHP olarak dayağı tarihe gömeceklerini kaydederek, evde huzur ve mutluluğun olduğu bir ortamda mutlu bir Türkiye olacağını ifade etti.

Geçmişte siyasi partilerin dil, etnik kimlik, inanç üzerinden insanların duygularını istismar ettiğini belirten Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Size buradan söz veriyorum: Hangi inançta, hangi etnik kimlikte iseniz başımız üstüne. Bu ülkenin bütün yurttaşlarını, kardeşlerimi seviyorum. Onların huzuru, mutluluğu, çocuklarının mutluluğu için yola çıktık. Temiz bir siyaset olsun. Millete doğruları söyleyelim. Milletimiz de doğruların yanında yer alsın istedik. Bunun mücadelesini yapıyoruz. Sizden isteğim inaçlarınızı, etnik kimliklerinizi sömürenlere oy vermeyin. Hiç kimsenin kendi anne ve babasını seçme hakkı yoktur. Ama biz hepimiz anne ve babalarımızla iftihar ederiz. Soyumuzu, sopumuzu severiz. Kul ile Allah arasına kimse girmez. Kimin daha fazla Müslüman veya başka bir inançtan olduğuna kimse karar veremez. Bu duyguya siyasetçinin girmeye hakkı yoktur. Siyasetçinin görevi açlığı yok etmek, işsizliği bitirmektir. Biz bunları bir kenara bıraktık, başka işlerle uğraşıyoruz. Doğu ve Güneydoğu’daki bütün kadın kardeşlerime sesleniyorum: Herkese anlatın. ’Halkın iktidarında en az 600 liralık gelir güvencemiz olacak’ deyin. Bu sizi toplumda daha güçlü kılacak."

Kılıçdaroğlu, 4 milyon kadının okuma yazma bilmediğini, bunun da ülkenin ayıbı olduğunu söyledi. Kadınların okuyacağını ve önlerindeki bütün engelleri kaldıracaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, bu konuda da söz verdiğini kaydetti. Kılıçdaroğlu, taşeron işçiliğe son vereceklerini, herkesin sendikalı, örgütlü ve kıdem tazminatı hakkı olacağını bildirdi.

Faili meçhullere de değinen Kılıçdaroğlu, "Bu bölgede kimin eşi, babası, kardeşi, çocuğu faili meçhule gitmişse, Doğu, Güneydoğu’daki bütün kadınlara söz veriyorum: O faili meçhulleri mutlaka aydınlatacağız, mutlaka hesabını soracağız. Gelin artık faili meçhullerin üzerine gidelim. ’Demokrasi, özgürlük’ diyorsunuz, gelin faili meçhulleri aydınlatalım. Yazık günah değil mi anaların gözyaşına. Biz faili meçhullerin aydınlatılmasını, hiçbir cinayetin, hiçbir ölümün failsiz kalmamasını istiyoruz. Bu bizim en büyük hedefimizdir.

Bir pankart var. Diyor ki ’öğretmene atama’. Bir anne, baba boğazından keser okutur. Ama üniversiteyi bitiriyor işsiz. Dışarıda okul, öğrenci ve sınıf var ama öğretmen yok. Öğretmen atayın diyoruz ama atamıyorlar. Söz veriyorum atanmayan öğretmen kalmayacak, bir tek çocuk öğretmensiz kalmayacak. Biz özgürlük istiyoruz. Herkesin düşüncesini özgürce ifade edebileceği bir Türkiye istiyoruz. Telefonlarımız dinlenmesin diyoruz. Çocuklarımız işkence çekmesin istiyoruz. Yürüyüşte coplanmasın istiyoruz. Hakkını aradı diye dayak yemesin istiyoruz. Düşüncelerin özgürce dile getirildiği bir Türkiye istiyoruz. Çok şey mi
istiyoruz? Korku imparatorluğunu yıkacağız. Herkes düşüncesini özgürce yazacak. Özgürce anlatacak. Türkiye korku imparatorluğunu yıkıp atacaktır" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasının ardından sahne alan sanatçı Züleyha, değişik dil ve lehçelerde şarkılar söyledi.

Haberin Devamı