Gazete Vatan Logo

'Buraya ölmeye geldim' demiş!

Madımak Olayları'nın 1 numaralı firari sanığı Cafer Erçakmak’ın çocuklarının ifadesi alındı

SİVAS’ta ölen ve dün toprağa verildiği ortaya çıkan Madımak Olayları’nın 1 numaralı firari sanığı Cafer Erçakmak’ın çocuklarının ifadesi alındı. 2 oğlu ve 1 kızı babalarının nerede saklandığını bilmediklerini, 7 Temmuz’da eve geldikten sonra, "Buraya ölmeye geldim’ dediğini söyledi.

Sivas’ta 2 Temmuz 1993 tarihinde Pir Sultan Abdal etkinlikleri içen kente gelen aydın ve yazarların konakladığı Madımak Oteli’nin ateşe verilmesi sonucu çıkan ve 33 aydın, 2 otel görevlisi ve 2 gösterici olmak üzere 37 kişinin öldüğü olayların kışkırtıcısı olduğu iddia edilen dönemin Refah Partili Belediye Meclis üyesi Cafer Erçakmak’ın ölümü sonrası araştırma derinleştirildi. Erçakmak’ın kent merkezinde ölmesi ve yakınları trafından güvenlik güçlerine bildirilmeden toprağa verilmesi üzerine soruşturma başlatıldı. Sivas Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında Emniyet Müdürlüğü, Terörle Mücadele Şubesi ekipleri tarafından oğulları Ömer Ergin, Yalçın ve Fatma Erçakmak’ın ifadeleri alındı. Erçakmak’ın kızı Fatma Erçakmak ifadesinde babasının geçen 7 Temmuz sabahı 04.00 sıralarında eve geldiğini, durumu ağabeylerine haber verdiğini söyledi.



Rahatsızlığı bulunan Erçakmak için çocuklarının doktor getirmek istediği ancak, bunu kabul etmeyerek, "Buraya ölmeye geldim" dediği ifade edildi. Babalarının nerede saklandığını kendilerinin de bilmediğini söyleyen çocukları, olayı basının duyması halinde karşı gruptan tepkiler olabileceğini düşündüklerini; bu nedenle korkarak cenazeyi gizlice toprağa verdiklerini söyledikleri bildirildi.

Erçakmak’ın ölümü sonrası oğlu Ömer Ergin Erçakmak’ın İbni Sina Toplum Merkezi’ne giderek doktor Levent Oktar’a durumu aktararak eve getirdiği ve ölüm raporu hazırlattığı belirlendi. Dr. Levent Oktar, ölen kişiyi tanımadığını, normal işlemlerini yaptıktan sonra aranan bir kişi olduğunu medyada yer alan haberlerden öğrendiğini söyledi.
Yukarı Tekke Mezarlığı’nda toprağa verilen Cafer Erçakmak’ın kimlik tesbiti için cenazesinin mezardan çıkarılma ihtimali üzerine basın mensupları gece boyunca mezarlık içinde nöbet tuttu. Ancak henüz cenazenin çıkarılması için savcılıktan talimat gelmediği, bugün veya önümüzdeki günlerde bu işlemin gerçekleştirileceği kaydedildi.

BABASINI TANIMAMIŞ

Erçakmak’ın kızı, 23 yaşındaki Fatma Erçakmak’ın, ifadesinde sabah karşı eve gelen kişiyi tanımadığını söylediği belirtildi. Olay tarihinde 5 yaşında olduğu için babasını tanımadığını söyleyen Fatma Erçakmak’ın, ifadesinde kapıya gelen kişiye "Buyurun kime bakmıştınız?" dediğinde, "Ben senin babanım" karşılığını aldığını, ardından durumu ağabeyi Ömer Ergin Erçakmak’a haber verdiğini söylediği ifade edildi.

DOKTOR VE MEZARLIK MÜDÜRÜNÜN İFADESİ ALINDI

Soruşturma kapsamında Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, ölüm raporunu hazırlayan Dr. Levent Oktar ile Sivas Belediyesi Mezarlıklar Müdürü Cemal Karaca’nın da ifadelerini aldı. Doktorun ifadesinde ölen kişiyi tanımadığını ve rutin işlem yaptığını söylediği belirlendi. Mezarlıklar Müdürü Cemal Karaca da rutin cenaze işleminin yapıldığını, daha sonra bu kişinin aranan Cafer Erçakmak olduğunu öğrenince durumun yetkili birimlere haber verildiğini anlattı.

GÜVENLİK KAMERALARI İNCELENİYOR

Ailenin verdiği ifadeler üzerine polis, İstasyon Caddesi ile Hoca Ahmet Yesevi Caddesi’nin kesişme noktasında bulunan Başel Apartmanı’nı karşıdan gören bölgedeki güvenlik kameralarını da incelemeye aldı. Polis ifadeler doğrultusunda söz konusu 7 Temmuz günü sabah saatlerinde binaya giriş yapılıp yapılmadığını belirlemeye çalışıyor.

PSAKD'DEN AÇIKLAMA

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özarslan, "Mezardaki ceset, gerçekten Cafer Erçakmak’a mı ait, yoksa bu da bir oyun mu? ’Öldü’ kaydıyla bir dosya kapatılmak mı isteniyor" dedi.

"ERÇAKMAK KAÇIRILDI"

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özarslan ise firari sanık Cafer Erçakmak’ın kaçmadığı, kaçırıldığını ileri sürerek, "Korundu, kollandı. Fransa’da olduğunu adresiyle birlikte mahkemeye, savcılığa ve Adalet Bakanlığı’na bildirmemize karşın peşine düşülmedi. Bürokratik yazışmalar, sadece dosyaları şişirdi. İki gün önce ise Sivas’ta valilik ve emniyette metreler mesafede ortaya çıktı. Doğrusu, şuan mezarda kurtçuklara yem olan ceset, gerçekten Cafer Erçakmak’a mı ait, yoksa bu da bir oyun mu?. ’Öldü’ kaydıyla bir dosya kapatılmak mı isteniyor. Yine puslu bir ortam yaratılarak sorular yanıtsız mı bırakılıyor? Erçakmak’ın suç ortaklarından 33’ü 18 yıldır cezaevindeler, ömür boyu da orda kalacakken, ona bu korumayı kim sağladı. Kim korudu, koladı. Adaletten kim kaçırdı?" dedi.

Sivas Valisinin, valilik binası, Emniyet müdürlüğüne 60 metre uzaklıktaki adreste Cafer Erçakmak’ın ortaya çıkmasına bir açıklama getirmesi gerektiğini belirten Özarslan, "Cafer Erçakmak’ı kimlerin koruduğu, kolladığı belirlenip, a teslim edilmeli, Madımak katliamın arkasındaki karanlık güçler açığa çıkartılmalıdır" diye konuştu.

ÜNSAL: DİĞER ÖLENLERİN MEZARLARI DA AÇILSIN

Sivas Olayları’nı anlatan ’Figüran Aziz Nesin’ kitabını yazan Sivas Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Fikret Ünsal Sivas Madımak’ın 1 numaralı sanığı olarak 18 yıldır aranan Cafer Erçakmak’ın ölümü ve mezarının açılma ihtimalini değerlendirdi. 8 yıldır kaçak görünen biri kişinin Sivas’ta ölmesinin çok tesadüfi bir olay olamayacağını belirten Ünsal, "Ya yeni geldi, ya da Sivas’ta saklanıyordu. Madımak Oteli’nde hayatını kaybedenlerin avukatlarının itirazları olmuş, mahkeme nezlinde mezarlık açılsın demişler. Bu ceset Cafer Erçakmak’a ait mi değil mi şeklinde. Yalnız mezarların açılmasını biz de istedik. Buna da kimse yaklaşmadı. Cafer Erçakmak’ın mezarı açılsın teşhiş edilsin. Diğerlerinin mezarları da açılsın, bunlar yanarak mı ölmüş, boğularak mı ölmüş, kurşunlanarak mı ölmüş. Bunlar ortaya çıksın. Her şeyin aydınlığa kavuştuğu gibi 2 Temmuz Madımak Olayları da açıklığa kavuşşun" dedi.

Madımak’ta sadece Alevilerin öldüğü gibi kamuoyunda görüş yaratıldığını kaydeden Fikret Ünsal, "Oysa orada hayatını kaybedenlerin yarısı Alevi yarısı Sünni. Bir tane de Hıristiyan var. Yalan yanlış bilgilerle çıkıp konuşanlar aydın geçinenler var. Yıllardır yaptığım gibi diğer mezarların açılmasını talep ediyorum. Arif Sağ’ın silahının mutlaka balistiğinin yapılmasını istiyorum. Temizse temizdir. Hiç olmazsa kendisi de aklanmış olur. Hakimlerimizin ve savcılarımızın artık bu işe son noktayı koyması gerekiyor" diye konuştu.

Haberin Devamı