‘Bizi bu meydana beyinsiz kafalar itti’

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Tandoğan Meydanı’nda miting şeklinde yapılan grup toplantısında, Başbakan Erdoğan’a sert sözlerle yüklendi. Kılıçdaroğlu, grup toplantısını Tandoğan’da yapacaklarını açıklamalarının ardından çeşitli provokasyonlara maruz kaldıklarını belirterek, “Grup toplantısını yapacağız, afişlerimizi toplattılar, otobüslerimizi durdurdular. Ne yaparsanız yapın, hangi baskıyı uygularsanız uygulayın, milleti ve CHP’yi susturamayacaksınız” dedi. Konuşmasına, “İşte meydanlardayız” diyerek başlayan Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:


ON BİNLER BURADA:

Bugün salı, hafta sonu değil, mesainin olduğu bir gündeyiz ama on binler burada. Grup toplantımızı halkla beraber yapıyorsak, eğitim sistemine getirilmek istenen çağdışı bir anlayışa karşı, tavrımızı ortaya koymak için yapıyoruz. Televizyonları susturdular, TRT3’ü kestiler, yandaş medya yaptılar. Ne yaparlarsa yapsınlar mücadelemize devam edeceğiz. Kafasının içinde beyin taşımayanların anlayışıdır bu anlayış. Onun için karşı çıkıyoruz. Kafasının içinde beyin taşımayanlar kaba kuvvet uygularlar. Kaba kuvvete karşı direneceğiz. Demokrasi kültürümüzle direneceğiz. Bütün meydanlarda olacağız. Köy köy, fabrika fabrika, sokak sokak olacağız.

HESAP VERECEKLER:

Dikta yönetimine ve diktacı Recep Tayyip Erdoğan’a “hayır” diyeceğiz. Milli Eğitim, ulusal bir davadır. Milli Eğitim Komisyonu’nda günlerce teklif görüşüldü, konuşuldu, yanlışların bir kısmının düzeltildi ancak işin uzayacağı anlaşılınca bir gün bütün AKP milletvekillerinin komisyonu işgal etti. Milli Eğitim Komisyonu’nu işgal ettiler ve CHP’li milletvekilleri komisyona giremedi. 25 maddelik görüşmeyi 20 dakikada sonuçlandırdılar. Baskıyla, şantajla sonuçlandırdılar bunu. Bu ülkede çocuklarına ihanet eden siyasiler elbette hesap verecek. Hesabı halka verecek. Demokratik yollardan bunun hesabını elbette soracağız.



ELİMİ UZATTIM, AMA:

Teklifin uzlaşı içinde görüşülmesi için elimi uzattım. Gelmedi. Başbakan’a, “Bizi dinlemek istemeyebilirsin. Bu ülkenin fakülteleri, üniversiteleri, öğretmenleri var, onları çağır konuş” dedim. Bu teklif 4+4+4 değildir, 8 bölü 2’dir. İkiye bölüyor, toplumu bölüyor, bölen bir yasadır. Eğitimi parçalayan yasadır. Çocuklara sahip çıkmak Milli Eğitim Bakanı’nın görevidir. Milli Eğitim Bakanı, arkadaşları var; gözü dönmüş, servet edinmekten başka şey görmeyen, doymak bilmeyen. Onları görmüyor, yolsuzluk yapanı görmüyor ama şunu görüyor, efendim diyor, ‘bizim öğretmenler az çalışıyorlar, fazla maaş alıyorlar’ Cumhuriyetin bize getirdiği güzel bir şey var; yoksul çocuğuyla, varlıklı çocuğun yarışabildiği tek alan ilköğretimdir. Şimdi yoksul çocuğun elinden özgürce yarışabileceği o alanı da elinden alıyorsunuz.

CAHİL ADAM:

Başbakan ‘Yaptığımız düzenleme pedagojiktir’ diyor. Allah sizi inandırsın pedagojinin ne demek olduğunu bile bilmez o. Eğer siz zorbalıkla ve baskıyla halkın iradesini görmezden gelerek, milletvekillerini konuşturmayarak, bir ya da teklifini parlamentodan geçireceksiniz, o yasa teklifini yapan zihniyet faşist bir zihniyettir. Cahil adam.

DİNİ KULLANIYORSUN:

‘Biz bunu din eğitimi için getiriyoruz’ dediler. Din eğitimi getirecekseniz buna karşı olan yok ki. CHP bütün dinlere saygılı bir partidir. CHP Türkiye’de imam hatip mekteplerini, ilahiyat fakültelerini açan bir partidir, Diyanet İşleri Başkanlığını kuran bir partidir. CHP’nin karşı çıktığı şey kindarlar ve münafıklardır. Kindar ve münafıklara CHP çatısı altında yer yoktur. Sen kindarsın, sen münafıksın. Kindar olan insan mümin olamaz. Kindar olan insan dindar olamaz, kindar olan insan mütedeyyin olmaz. Kin tutmayız biz. Sen kindarsın, sen münafıksın. Sen dini siyasette kullanıyorsun. Bunların dinle ilgilendikleri yok, bunların işi din ticareti. Din tüccarısın, dine en büyük kötülüğü yapıyorsun. Cemil Çiçek, TBMM’de evraktan işlerinden sorumlu bir şube müdürüdür. Onun Meclis Başkanlığı yapma kapasitesi yoktur.

‘Tekmelemezseniz adam değilsiniz’

Kılıçdaroğlu, konuşmasının sonuna doğru kalabalığa “Grup toplantımıza hoş geldiniz” diye seslenerek, mücadelelerini sona kadar sürdüreceklerini söyledi ve şöyle devam etti: “Kimisi giyotinde, kimisi darağacında, kimisi hapishanelerde, kimisi faili meçhullerde gitmiştir ama size söz veriyorum, bütün halkıma söz veriyorum, bu mücadelede baskı, bedel ne olursa olsun kefeni giymek ve o yola çıkmak ahdimizdir ve öyle olacaktır. Sözüm söz, baskılara direnmek bizim onurumuz olacaktır. Bizi tekmeleyeceklermiş. Tekmelemezseniz adam değilsiniz. Medyaya da baskı uyguluyorlar. Aklı olmayanın anlatacağı tek şey kaba kuvvet... “

Mitingin sürprizi Rahşan Hanım

CHP’li milletvekillerinin neredeyse tamamı mitinge katılırken, Deniz Baykal’ın bulunmaması dikkat çekti. Mitingin sürpriz ismi ise Rahşan Ecevit (89) oldu. Rahşan Ecevit, mitingi sonuna kadar ayakta izledi.