Gazete Vatan Logo

'Ben biraz daha ileri gideceğim ve...'

Başbakan'dan eğitim ve öğretim yılı açılışında flaş açıklamalar: Seçilme yaşı 18 olmalı

Yıldız Teknik Üniversitesi’nin 2012-2012 Eğitim ve Öğretim Akademik Yılı açılış törenine katılan ve Fahri Doktora ünvanı verilen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a burada yaptığı konuşmada, harçları kaldırdıklarını anımsatarak, bunun Türkiye’de "inkılabi bir adım" olduğunu söyledi. Erdoğan, 2002 yılında bütçede eğitime ayrılan payın 7,5 milyar lira olduğunu, bu rakamı 2012’de ise 39 milyara çıkardıklarını kaydetti.

ÜNİVERSİTELERDE EN BÜYÜK TEHLİKE DOGMATİZMDİR

Türkiye’nin hep başkalarını örnek aldığını dile getiren Erdoğan, "Biz istiyoruz ki, Türkiye örnek gösterilen, cazibe merkezi bir ülke olsun. Türkiye’ye bakan artık hayranlıkla baksın, ümit, heyecan, aşk bulsun. Üniversiteler evrensel bilginin peşinde koşan insanlığın ortak değerlerini geliştiren kurumlardır. Bunun için bilimsel özgürlük kadar özgünlüğe de ihtiyaç var. Kendi içinde çoğulculuğu sağlayamamış üniversitenin özgün üretimde bulunması mümkün değildir. Bu sebeple üniversitenin kendi içine kapanmaması, dış dünyaya açık olması, toplumla irtibatını sıkı tutması gerekiyor. Üniversitelerde en büyük tehlike dogmatizmdir, değişime kapalı olmaktır. Nitekim Türkiye’de bazı dönemlerde üniversiteler tek tipleştirmekle tanımlanmıştır. Üniversiteyi ideolojik aygıt olarak kullanan anlayış, uzun süre hür düşünceyi esas alan gerçek üniversite ortamının oluşmasına mani olmuştur. Oysa üniversite fikirlerin etiketlendiği, zararlı-yararlı denildiği bir yer olmamalıdır. Gençlerimize ideolojilerin deli gömleğini giydirmemelidir. Üniversitede fikirlerin yarışmasından hakikat ortaya çıkmalı. Üniversitelerin en önemli sermayesi yaradılmışların en şereflisi olan insandır. En önemli görevlerinden biri de insan yetiştirmektir. Çok garip şeyler oluyor bu ara ülkemizde. Örneğin işte ’5,5 yaşında bir çocuk eğitim görebilir mi?’ gibi ifadeler kullanılıyor. Halbuki ben biraz ileri gideceğim, ben biliyorum ki, her canlı anne karnında eğitim almaya başlıyor. Beslenme eğitimini orada almaya başlıyor canlı. O beslenme kabiliyetini alan canlı, kusura bakmayın ama işin öğretim seviyesini aşmış kendi kendine besleniyor. Bir yavru nasıl emebileceğini biliyor. hemen oradan bakıyorsunuz güç alıyor ve hayata bakış her gün her ay her sene artarak gelişiyor. Onun için de çocuklarımıza gençlerimize lütfen inanalım" diye konuştu.

BİZ ÇAMURLA BÜYÜDÜK

Gençlere seslenen Başbakan Erdoğan, İstanbul’un değerini bilmelerini isteyerek, "Ben bu şehre aşığım, sevdalıyım. Burada doğdum, büyüdüm. Aslen Rizeli’yim. Dünyanın neresine gidersem gideyim bu şehri çok seviyorum. Diyorum ki, biz bu şehri tarihteki yerine tekrar taşıyalım. Tabi eğitim hayatınız boyunca İstanbul’da yaşamak, kültürüne nüfuz etmek bile hayat yolunda başlı başına bir kazançtır. Hayata İstanbul’dan bakmak sizlere bütün olarak dünyayı kavramayı sağlayacaktır. İstanbul’da yaşamak, anlamak aynı zamanda bütün Türkiye’yi anlamaktır. Çünkü İstanbul Türkiye’nin bir özetidir" dedi. Kentsel dönüşüme de değinen Erdoğan, insanların yaşadıkları şehirleri korumadıklarını, ’Ben bir yeri kapayım, oraya bina yapayım da ne olursa olsun’ diye düşündüklerini söyledi.

Erdoğan, sadece beton yığınları arasında geçen bir hayatın hayat olmadığını ifade ederek, "Toprakla yeşille iç içe bir hayat bizim için çok daha anlamlı olacak. Örneğin biz çocukluğumuzu yaşadık. Ama bugünküler yaşayamıyor. Onların eli, ayağı çamura, toprağa değmiyor. Biz çamurla büyüdük. Bugünün çocuğu okuldan geliyor, hemen eve. Elinde toz toprak olsa rahatsız oluyoruz. Oysa o bize güç katacak. Bir de tabi komşuluk hukukunu kaybettik. Mahalleyi tanırdık, ama bugün aileyi tanımakta zorlanıyoruz. Aynı apartmanda oturduğumuz komşuyu tanımıyoruz. Apartmanda komşumuz ölüyor, kimsenin haberi yok. Bu millet böyle mi olmalıydı? Annem bir yere gittiğinde, karşı komşumuz Müşerref teyze beni kendi çocuklarıyla birlikte yıkardı. Aynı şekilde annem de onun çocuklarını benimle beraber yıkardı. Ama şimdi böyle bir şey var mı? Yok" diye konuşmayın.

BATI’NIN YIKILIŞI BURADAN GELECEK

Gençlere, "Annenize, babanıza öf bile dedirtmeyin" diye seslenen Erdoğan, "Ağabey-kardeş hukukunuzu çok iyi tutun. Birbirinizden asla kopmayın. Batının yıkılışı buradan gelecektir, ama bu milletin yükselişi de buradan olmalıdır. Çünkü onlar 18 yaşından itibaren iki kardeş aynı evin içerisinde oturmuyor. Herkes kendi evinde, evlenip evlenmemesi de önemli değil. Ama bizde böyle olmuyor. Önümüzde kendini genel olarak iyi yetiştirmiş, bununla birlikte belli bir alanda uzmanlaşmış, o alanın en iyilerinden biri haline gelmiş kişiler, diğerlerinden bir adım öne çıkıyor. Sizlerden sosyal, ekonomik, kültürel, siyasal her alanda algınızın açık olmasını, gündemi takip etmenizi, analitik değerlendirmeler yapabilmenizi özellikle rica ediyorum. Ama bunların yanında eğitim gördüğünüz alanda dünyanın en iyilerinden biri haline gelmeyi hedeflemeniz, bunu başarmanız, bu ikisini birlikte başardığınızda inanıyorum ki, hayat yolunda önünüzde pek çok kapının kolaylıkla açılacağını göreceksiniz. Sizler bu ülkenin geleceği, bu milletin umudusunuz. Biz Türkiye’yi 2023’e hazırlıyoruz. Ama, torunum için de söylüyorum, onları da inşallah Sultan Alparslan’dan başlayan bir sürecin devamı olarak 2071’e hazırlıyoruz. Tabii birileri çıkıp, şunu söyleyebilir, ’Bu başbakan ne diyor? Nereden göreceksin sen 2071’i?’ diyebilir. Aslolan benim görmem değil, onu görebilecek nesli hazırlamamızdır. Benim torunum görebilir, şu anda 6 yaşında, öbürü 3 yaşında görebilir. Şu anda 2012’deyiz, bunun hazırlığını bizim şimdiden yapmamız lazım" dedi.

SEÇİLME YAŞI 18 OLMALI

Erdoğan, seçme-seçilme yaşına değinerek, şunları söyledi: "30 yaşından 25 yaşına seçilme yaşını indirmede bize ne hendekler atlattılar. Bu ne demektir biliyor musunuz? ’Bu biz size güvenmiyoruz’ demektir. İlk defa buradan seslendiriyorum, 18 yaşına seçme yaşını veren, bu yetkiyi veren anlayışa diyorum ki, madem sen 18’e bu yetkiyi verdin, gelin 18’e seçilme imkanını da verelim. Hayatta zor olan seçilmek değil, zor olan seçmektir, iyiyle ve kötüyü ayırma kabiliyetidir. Bu belirlediğiniz yaşla da değildir. Bugün Batı ülkelerinin içersinde 18 seçilme yaşı var. Bizde niye olmasın?18’i verdiğiniz zaman herkes seçilecek diye de bir şey yok. 25 olduğu zaman bizim dinamik sürecimiz de geride kalıyor. Hatta hatta bizim şu anda yeni bir adım atma hazırlığımız var. O da şudur, şu anda Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içerisinde er, erbaş oy kullanma hakkına sahip değil. Bizim onun önünü de açmamız lazım. Asker, er, erbaş niye oy kullanmasın? Onlar da oy kullanacak. Onlara haksızlık oluyor. 18 yaşa veriyorsun, eğer askerdeyse oy kullanamıyor. Bunun da önünü açmamız lazım. Niye açmamız lazım? Demokratik haklarını kullanma noktasında, bu hakkın kesilmemesi lazım. Eğer ileri demokrasi diyorsak bunun gereğini yapmalıyız. İnşallah sizlerle birlikte bizim bıraktığımız yerden devam edip, Türkiye’nin 2071 hedeflerini belirleyecek tüm hazırlıkları eş nesile biz emanet ediyoruz"

BAŞBAKAN ERDOĞAN, OTAĞ-I HÜMAYUN’U GEZDİ

Yıldız Teknik Üniversitesi’nin Davutpaşa’daki Yerleşkesi’nde düzenlenen akademik yıl açılış törenine katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Otağ-ı Hümayun’u ziyaret etti.

Açılış töreninin yapıldığı binadan yürüyerek çıkan Erdoğan yerleşke içinde bulunan Otağ-ı Hümayun’a geldi. Başbakanın gelişi sırasında çevrede geniş güvenlik önlemleri alındı. Otağ-ı Hümayun’a çıkan yollar yaya trafiğine kapatıldı. Motosikletli özel güvenlik görevlileri çevrede inceleme yaptı. Kızı Sümeyye Erdoğan’ın da aralarında bulunduğu kalabalık bir grupla birlikte Otağ-ı Hümayun’a gelen Başbakan Erdoğan içeride incelemelerde bulundu. Balkona çıktı, etrafa baktı. İncelemenin ardından YTÜ Davutpaşa Yerleşkesi’nden ayrılan Erdoğan Esenler Belediyesi uğradı. Belediye’den yürüyerek çıkan Erdoğan, Cuma namazı için yürüyerek Esenler Merkez Camii’ne geçti. Yol boyunca vatandaşlar Başbakana yoğun ilgi gösterdi.

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ’NDE 2 GÖZALTI

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan’ın akademik yıl açılış törenine katıldığı Yıldız Teknik Üniversitesi Davutpaşa Yerleşkesi’nde 2 öğrenci gözaltına alındı. Başbakanın konuştuğu binanın yakınında slogan atan 2 öğrenciye müdahale edildi.

Görevliler tarafından ağızları kapatılan biri kız, 2 öğrenci apar topar gözaltına alındı. Sivil bir polis aracına bindirilen öğrenciler kampüs dışına çıkarıldı.

Haberin Devamı