‘ABD’nin mali durumu Yunanistan’dan kötü’

Dünyanın en büyük tahvil fonunu yöneten PIMCO’nun CEO’su Bill Gross, ABD’nin kamu borçlarına, sağlık ve sosyal güvenliğe sağladığı garantileri ve krizden çıkmak için uyguladığı programları ekleyince ortaya 100 trilyon dolarlık bir meblanın çıktığını söyledi. Gross, “ABD, mali açıdan Yunanistan’dan daha kötü” dedi.

Dünyanın en büyük tahvil fonunu yöneten PIMCO’nun CEO’su Bill Gross, ABD’nin mali açıdan Yunanistan’dan bile daha kötü durumda olduğunu savundu.

CNBC’ye konuşan Gross, ABD’nin kamu borçlarına, sağlık ve sosyal güvenliğe sağladığı garantileri ve krizden çıkmak için uyguladığı programları ekleyince ortaya 100 trilyon dolarlık bir meblanın çıktığını söyledi. Bu sorunun bir an önce çözülmesi gerektiğini belirten Gross, tahvilde güvenli limanın Alman hazine kağıtları olacağını öngördü.

Öte yandan Richmond Fed Başkanı Jeffrey Lacker, ABD’de açıklanan zayıf veriler nedeniyle büyüme beklentilerini düşürebileceğini ifade etti.

Virginia’da bir konuşma yapan Lacker, son dönemdeki verilerin hayalkırıklığı yarattığını, büyümenin bir süre daha trendin altında seyredebileceğini belirtti. Lacker, üçüncü bir niceliksel gevşeme programının ekonomideki cansızlığa çözüm olmayacağını ifade etti.

ABD fonları risk azalttı

Euro Bölgesi ülke borcu krizine yönelik endişeler, ABD merkezli para piyasası fonlarının Euro Bölgesi bankalarının kısa vadeli borçlanma kağıtlarındaki pozisyonlarını azaltmalarına ve yatırımlarını Norveç, İsveç ve Kanada gibi ülkelerin finansal kurumlarına kaydırmalarına yol açtı. JP Morgan´ın verilerine göre, Euro Bölgesi bankaları tarafından satılan ticari kağıt, mevduat sertifikaları ve varlık destekli menkul kıymetlerin ABD para piyasası fonlarının elindeki miktarı 361 milyar dolar seviyesine geriledi. Euro Bölgesi banka kağıtlarının, ABD para piyasası fonlarının ABD dışı bankaların kağıtlarında 902 milyar dolar olan pozisyonlarındaki payı yüzde 40’a geriledi. Bu oran Mart 2010 sonunda yüzde 50.9 seviyesindeydi.

ABD para piyasası fonlarının İspanyol bankalarının kısa vadeli kağıtlarındaki pozisyonları yüzde 85 düşüşle Mart 2010’daki 40 dolardan 6 milyar dolara indi. Avrupa bankalarındaki pozisyon yüzde 75, Belçika bankalarındaki pozisyon yüzde 70, Alman bankalarındaki pozisyon yüzde 25 ve Fransız bankalarındaki pozisyon yüzde 9 geriledi. İsveç bankalarındaki pozisyon yüzde 95, Norveç bankalarındaki yüzde 53 ve Kanada bankalarındaki yüzde 49 arttı.

Notu dip yapan Komşu’nun borçlanma maliyeti tavan

Kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s’un (S&P) notunu 3 kademe indirerek dünyadaki en düşük notu verdiği Yunanistan’ın borçlanma maliyeti uçuşa geçti. Yunanistan, İrlanda ve Portekiz’in 10 yıllık tahvillerinin faizleri, Yunanistan’ın kurtarılmasına için hazırlanan yeni kurtarma paketine özel sektörün de dahil edileceğine dair endişelerle Euro Bölgesi tarihinin en yüksek seviyesine yükseldi. Yunanistan’ın 10 yıllık tahvillerinin faizi dün 50 baz puan yükselerek yüzde 17.51’e çıkarken, aynı vadeli Portekiz ve İrlanda tahvillerinin faizleri de yüzde 11.38 ve yüzde 11.52’ye çıktı.

Kredi notu S&P tarafından CCC’ye indirilen Yunanistan, dünkü 6 aylık borçlanma ihalesiyle piyasadan 1.625 milyar euro borçlandı. İhraçta oluşan faiz ise yüzde 4.96’ya yükseldi.

Avrupa’da alevlenen borç krizi endişeleri İspanya’yı da olumsuz etkiliyor. İspanya, 12 ve 18 ay vadeli tahvil ihracıyla 5.42 milyar euro borçlandı. Bir yıllık tahvillere talep artsa da, iki tahvilin de faizi yükseldi. İspanya Hazinesi 12 aylık tahvil ihracıyla 3.96 milyar euro borçlanırken, ortalama getiri de önceki ihalede oluşan yüzde 2.546 seviyesinden yüzde 2.695’e yükseldi. Talep karşılama oranı da 2.5’ten 2.9’a çıktı. Vadesi 18 ay olan tahvil ile 1.46 milyar euro borçlanılırken, ortalama getiri yüzde Mayıs ayındaki yüzde 3.095 düzeyinden yüzde 3.260’a yükseldi. Önceki ihalede tahvile 4.1 kat talep gelirken, talep karşılama oranı bu ihalede 3.9 oldu. İspanya Hazinesi Perşembe günü gerçekleştireceği 2019 ve 2026 vadeli tahvil ihracıyla 2.5 ile 3.5 milyar euro arasında borçlanma hedefliyor.

IMF kredi bekleyen Belarus’tan dalgalı kur rejimine geçmesini istedi

Uluslararası Para Fonu (IMF), kendisinden 8 milyar dolara kadar kredi talep eden Belarus’tan, dalgalı kur rejimine geçişi ve kamu maaşlarının dondurulmasını da içeren tasarruf tedbirlerini uygulamaya koymasını istedi. Ödemeler dengesi krizini aşmak için devalüasyona giden Belarus yönetimi, para birimi rublenin değerini yüzde 36 düşürdü. Halk devalüasyon ile birlikte giderek azalan ithal ürünlere ulaşabilmek için dükkanlara hücum ederken, yaşam standartları da paranın değeriyle beraber geriliyor. Belarus’ta BeST markasıyla faaliyet gösteren Turkcell, devalüasyonun ardından ikinci çeyrekte 150 ile 200 milyon dolar arasında kur farkı gideri kaydedeceğini geçen hafta açıklamıştı. Bu yıl ayrıca Rusya’dan da 1.2 milyar dolar mali yardım bekleyen Belarus, özelleştirme ihalelerinde Rus şirketlere öncelik vermesi için baskı altında.

IMF’nin talepleri, Minsk yönetiminin politikalarıyla uyuşmuyor. Devlet Başkanı Alexander Lukashenko, geçen hafta Çarşamba günü yaptığı açıklamada dolar/ruble kurunun daha da zayıflayarak 5 binin üzerine çıkması için herhangi bir neden olmadığını söylemişti.