Gazete Vatan Logo

"28 Şubat'ın çocuğu olarak iktidar oldunuz"

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş partisinin grup toplantısında, 28 Şubat darbesinin sinmiş bir toplum yaratmayı amaçladığını belirterek, "2002’de iktidara gelenler darbeyle yüzleşmek için ne yaptı? O çizgiyi inkar eden, ’Biz milli görüş gömleğini çıkardık’ diyen sizdiniz. Darbenin amacı buydu zaten. Siz de bu tasfiyeye hizmet ettiniz. 28 Şubatın çocuğu olarak 2002’de iktidara geldiniz" dedi.

Bugünün ’Postmodern darbe’ olarak ;nitelendirilen ;28 Şubat’ın yıldönümü olduğunu belirten Demirtaş, "Bizler 28 Şubat darbe sürecinden kendi penceremizden doğru sonuçlar çıkarmadığımız müddetçe kurtulamayız. Türkiye toplumu asıl çıkarlarla yüzleşmezse darbeler toplumu olmaya devam edecektir. Darbeler önündeki yılları dizayn için yapılır. 28 Şubat’ta sadece milli görüşe ve rahmetli Erbakan’a yapılmış darbe değildir. Toplumun tümünü dizayn etme, muhalefeti sindirme darbesidir" diye konuştu.

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 28 Şubat’ın darbesini sinmiş bir toplum yaratmayı amaçladığını belirterek, şöyle devam etti:

"Bir Başbakanı indirme gibi bir basit nedeni yoktur. 28 Şubat asıl nedeninde incelendiğinde bunu yapanlar başarılı olmuştur. ’28 Şubat 10 yıl bile sürmedi’ diyenlere şaşıp kalıyorum. Meselenin doğru anlaşılması lazım. O dönemin iktidarı ve o koltukta oturan rahmetli Erbakan, beğenin veya beğenmeyin bir mücadele sürdürmüştür. Ve koltuğundan alındı. Peki onun yerine gelenler koalisyonu saymazsak. 2002’de iktidara gelenler darbeyle yüzleşmek için ne yaptı. O çizgiyi inkar eden sizsiniz. ’Biz milli görüş gömleğini çıkardık’ diyen sizdiniz. Darbenin amacı buydu zaten. Siz de bu tasfiyeye hizmet ettiniz. 28 Şubatın çocuğu olarak 2002’de iktidara geldiniz." ;

Demirtaş, 28 Şubat’ın diğer ayağının neo-liberal politikalara Türkiye’ye getirmek olduğunu belirterek, AK Parti’nin bu amacı gerçekleştirdiğini öne sürdü. ;AK Parti’nin 28 Şubat sürecinin ürünü ve destekçisi olarak iktidara geldiğini belirten Demirtaş, "AKP, 28 Şubatçılardan hesap sordu demek yanılgıdır. 28 Şubat’ın sorgulamayan toplum yaratmak isteği vardıysa bu güne de bakmak gerekir. 28 Şubat’ta DGM’ler eliyle aydınlar, yazarlar tutuklandı. Medyaya sipariş manşetler veriliyordu. Gazeteler ’İçimizdeki alçakları tanıyalım’ diye manşet atıyordu. Gazeteciler Genelkurmay’a çağrılarak brifing alıyorlardı. Seçilmişlere yönelik tutuklamalar oluyordu. Milli görüşün belediye başkanları tutuklanıyordu" dedi.

’AKP, 28 ŞUBAT SÜRECİNİ UYGULUYOR’

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, saydıklarını büyük bir kısmının bugün de devam ettiğini iddia ederken, ;AK Parti’nin ;bu yöntemleri kullanıp- kullanmadığını sordu. Demirtaş, şöyle konuştu:

"Gazetecilere brifing vermiyor mu? Hakimlere nasıl karar verileceklerini söylemiyorlar mı? Belediye başkanlarının tutuklanmasına siyasi destek sunmuyorlar mı? Kendi gazeteleriyle ’Katiller bunlar’ manşeti attırmıyor mu? Sokaklarda tank değil de panzer yürütmüyor mu? ’Neyle mücadele ettik’ dedilerse onu bize karşı kullanıyorlar. Bundan dolayı 28 Şubat süreci başarılı olmadı demek doğru değildir." ;

BDP lideri ;bugün 28 Şubat belgeseli yapanların ilerde AK Parti’nin 28 Şubat’ı nasıl kolladığının belgeselini çekeceklerini belirterek, "Uğruna mücadele ettiğini bütün değerleri bir kenara bırakacaksın. ’Gömleği çıkardım askeri parke giydim’ diyeceksin. Sonra da darbeyle yüzleşeceksin. Yemezler bunları. Ortada darbe varsa sizin zihniyetinizdir. O dönem DGM vardı şimdi Özel Yetkili Mahkemeler var. Kendi bakanları itiraf ediyor. Biz DGM’leri sadece özel yetkili mahkeme yaptık. Hiçbir şeyi değiştirmedik diyorlar utanmadan" ifadesini kullandı.

AK Parti’li bakanların "Bu mahkemelere ihtiyaç var" dediklerini hatırlatan Demirtaş, şöyle devam etti:

"Aynı mahkeme kendi başkanını içeri attı. O dönem adı DGM idi. Bu bakana göre bu mahkemeler çete ve organize suçlar ile terör örgütlerini yargılıyor. Aynı mahkeme senin genel başkanını yargıladı. Buna ne diyeceksin? Bunlar bu kadar tutarsız ve ilkesizdir. OHAL’i kaldırdık diyorlar sadece ismi kalktı. Emasya kaldırıldı onun yerine AKP genelgesi ile valiler Emasyaya vali oldular" dedi. AKP’nin özel mahkemelere sığınarak, muhalifleri kaldırmaya çalıştığını belirten Demirtaş, "Bu mahkemeler Dersim’de ve Zilan’da katliam yapanlara da lazımdı. Evren ve Çiller nasıl özel mahkemeleri kullandıysa bunlarda onu yapmaya çalışıyorlar. İçeri atılan binlerce arkadaşımızın yargılanması yasa dışıdır. Çünkü bu mahkemelerin meşruiyeti yoktur Özel yetkili mahkemeler kaldırılmadığı sürece bizi kimse şeffaflaşmaya inandıramaz."

AK Parti hükümetinin uygulamaya çalıştığı 4+4+4 sistemine değinen Demirtaş, "Geçen hafta AKP’nin 4x4’lerini konuşuyorduk. Namaza 4x4’ler ile gidiyorlardı. Şimdi ise 4+4+4’ü konuşuyoruz. Bu kadar önemli bir konu teklif olarak sunuldu. Hükümet tasarı olarak sunup meseleyi üstlenmiyor bile. Toplumu aptal yerine koyuyorlar. Tartıştırıp, tepkilere bakacaklar hükümet ona göre sahiplenecek. Bakan bunun savunmasını nerede yapıyor? Sendikalarda değil MGK’da bilgi veriyor. Milli Eğitim Bakanı MGK’ya ikna etmeye gidiyor. Ama ikna olup geliyor. Kenan Evren’in facia kurumu MGK’ya gidip hesap veriyor AKP. MGK’dan karar çıkıyor. Parlamentoya düşende MGK’nın onayladığı bu kararı yasalaştırmak. Parlamentonun iradesine saygıları bu kadar işte" dedi.

"AMAÇ DİNDAR ;DEĞİL, UYSAL GENÇLİKTİR"

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, teklifin içeriğine iyi bakılması gerektiğini belirterek, "Bu konuyu imam hatip eksenli ele alırsanız sığ bir tartışma olur. AKP’ye anahtar teslimi İslam devleti verin kabul etmez. Çünkü böyle bir amacı yoktur. Konuyu böyle tartıştırır ve asıl amacını hayata geçirir. Mesele ’dindar gençlik’ meselesi değil uysal gençlik meselesidir. Gerçek anlamda dindar gençlik sorgulayandır. Gerici değildir. Allahtan başkasına kulluk etmez. Ezilenin yanında yer alır. Bunlar biat eden bir gençlik istiyor. Daha eğitimli modern köleler yetiştirmemiz lazım diyorlar. Piyasanın ara eleman ihtiyacını karşılamak istiyorlar. Toplum sorgulayan toplum olsun, çocuklar iyi eğitim alsın, hoşgörü gelişsin, toplumsal bilinç oluşsun gibi bir anlayış yok ki" diye kaydetti. Demirtaş, AK Parti’nin eğitim politikasını torna masası gibi gördüğünü eğitimden arz ve talep meselesini anladığını iddia etti.

"ÖĞRETMEN AÇIĞINA MGK NİYE KARIŞIYOR?"

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, MGK’da bölge illerinin eğitim sorununun konuşulduğunu, ;öğretmen açığına ;karar verildiğini, ;eğitim politikalarının belirlendiğini ifade ederken, "Bu nedenle 4+4+4 mü? 4x4 mü? Orada karar veriliyor. Tartışmayı imam hatip meselesine çekip ana meseleyi kapatmak istiyorlar. Bunun alternatifi herkesin eşit eğitim yapmasıdır. Bütün olanakların topluma eşit olarak sunulmasıdır. Düzenleme konunun uzmanı sendikalar ve meslek örgütleri ile bir araya gelinerek yapılabilir. Bunlar olmayacak iş değil. Ama bu yapılırken piyasa koşulu esas alınmaz. Almanya’da İngiltere’de meslek lisesi şu kadar diyorlar. Sanırsın bizde meslek lisesini bitiren hemen iş buluyormuş gibi. Yok böyle bir şey. Eğitimli ucuz iş gücü yaratıyorlar" dedi. Türkiye’de İslam’ın kendisinin tehlike olmadığını ancak AKP’nin İslam’ı köhnemiş sistemin tekeline sokmaya çalıştığını belirterek, "Bütün halk bu konularda dikkatli olmalı. Tartışmaların yanlış yöne yönlendirmesine karşı uyanık olmalıdır. AKP’nin ustalık dönemi budur. Eğitim modeli bile bu kadar ustaca bir tartışma ile yürütülüyor. Toplumsal mühendislik ustalığı yapıyorlar" ifadesini kullandı. Demirtaş, AKP’nin Eğitim Destek Evleri’ne yaklaşımını eleştirerek, "Cemaat ve ona bağlı evler her yerde valilik ve hükümet desteği ile çoğaldı. Ama belediyelerimizin yoksul öğrencilere destek için açtığı Eğitim Destek Evleri kapatılıyor. 2 binden fazla öğrenci sınava 1,5 ay kala eğitimden yoksun kaldı. Daha önce valilik ile protokolü uyduruyorlardı. Onu da yaptılar belediyelerimiz buna rağmen kapatıldı. Batman’da 60 depremzede de burada eğitim alıyordu. Ama orası da kapatıldı. İşte 28 Şubat’ta da bunları yapıyorlardı. Cemaatin bütün yerlerini kapatıyorlardı" dedi.BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 1996’da Güçlükonak’ta 11 köylünün minibüste yakıldığını faillerin ortaya çıkarılmadığını belirterek, ;Uludere’de 34 kişinin öldürülmesinden ;65 gün sonra Başbakan Erdoğan’ın failleri ortaya çıkaracaklarını söylediğini kaydederken, "Basit bir soru soruyoruz. Vurun emrini verdin mi vermedin mi? Evet ya da hayır buna bile cevap vermiyorsun. 4 saatlik görüntüleri halen açıklamıyorsun. Siz kendi yetkinizde olan idari soruşturmayı sonuçlandırmıyorsun. Sonra da çıkıp ’Uludere’yi unutmadık’ diyeceksin. Bu işte katliam sorumlularının psikolojisidir. UCM’ye yaptığımız başvuru usul açısında kabul edildi. Bu konuda savcılığın yazdığı yazı da geldi" dedi. Uudere için yapılacak olan ışık söndürme eylemini desteklediklerini belirten Demirtaş, Uludere olayına ilişkin bütün gelişmeleri yakından izleyeceklerini söyleyerek, "Sen iktidarın döneminde bunu saklamaya çalışabilirsin ama bu sonuna kadar gitmeyecek" dedi.

’HRANT’I KATLEDEN ÖRGÜT TAKSİM MEYDANINDA’

Taksim’deki ;Hocalı protestosuna değinen Demirtaş, gösterinin ırkçı bir hale dönüştüğünü, ;organizasyonu bizzat bakanlığın yaptığını ileri sürerken, "Taksim meydanında ırkıçılık yapan kim. Sıfatı bakan ama ırkçılığın manifestosunu yapıyor. Aynı bakan Hrant Dink’i katleden örgütü ortaya çıkarmakla sorumlu olan bakandır. Niye ortaya çıkmadığı görünüyor. Mahkemeye buyurun Taksim’e gelin Hrant’ı katleden örgüt oradadır. Böyle bir bakanın sorumlu olması vahimdir" diye devam etti.

Demirtaş, "Katliamları hep birlikte lanetleyelim. Hocalı’yı da, Dersim’i de. Ama böyle ırkçılık yaparak değil. Hocalı’da o katliamı yapanlar, Taksim’de o ırkçılığı yapanların Ermeni olanlarıdır. Irkçılık, ırkçılıktır. İnsanoğlunun tutulduğu yüzyılın hastalığıdır" diye ; konuştu. Dargeçit’te çıkan kafataslarını hatırlatan Demirtaş, "Madem katliam arıyorsun Dargeçit, Diyarbakır JİTEM kazısı bunlara bak. Daha bunun onlarcası var. Silopi kimsesizler mezarlığı var. Orada duruyor. İşte hepsini lanetleyelim. İşte Hakikatleri Araştırma Komisyonu bu nedenle önemlidir. Dersim’e ilişkin yaptığımız panel bundan önemliydi. Orada çıkan sonuç Hakikatleri Araştırma Komisyonu’nun kurulması ve devlet adına gerçek bir özrün dilenmesidir" dedi. Demirtaş, katliamların araştırılması için 16 defa TBMM’ye önerge verdiklerini ancak bunların AK Parti tarafından reddedildiğini belirterek, "İçerde bunu yapmayan bakanın ırkçılık yapması kendini küçültmektir" dedi.

AK Parti iktidara geldiğinde cezaevindeki insan sayısının 60 bin civarında olduğu halde bu gün 127 bine ulaştığını, 3 milletvekilinin açlık grevinde 15’inci gününde olduğunu ekledi.

Haberin Devamı