Gazete Vatan Logo

‘1997 yılı bizim için kırılma noktası oldu’

Erdoğan, 28 Şubat sürecine ithafen “1997 yılı bizim için yeni bir kırılma noktası oldu” vurgusu yaptı: Gönlümüz kırıldı ama bağımız güçlendi.

‘1997 yılı bizim için kırılma noktası oldu’

24 Temmuz’da açılması planlanan ancak 15 Temmuz darbe girişimi nedeniyle açılışı ertelenen Kayseri Abdullah Gül Üniversitesi Yerleşkesi’ndeki Abdullah Gül Müzesi ve Kütüphanesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ve yabancı konukların da katıldığı görkemli bir törenle açıldı. Törende konuşan Erdoğan, “1997 yılı bizim için yeni bir kırılma noktası oldu. Gönlümüz kırıldı ama milletimiz ile olan bağımız hiç olmadığı kadar güçlendi. Abdullah Gül Bey ve diğer kardeşlerimizle yürüttüğümüz mücadele 2001 yılında yeni bir parti ve 2002 yılında iktidar ile neticelendi” dedi. İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın müze açılışındaki konuşmasından satır başları:

‘Arkadaşlığımız...’

Abdullah Gül kardeşimle beraberliğimiz AK Parti’nin kuruluşundan çok öncesine, 1960’lı yıllara kadar uzanır. Milli Türk Talebe Birliği çatısında başlayan fikri ve şahsi hukukumuz Gül’ün akademik hayatı boyunca da sürdü. Gül ile siyasi yol arkadaşlığımız ise onun milletvekili adayı olduğu 1991’de başladı ve kesintisiz devam etti. Refah Partisi’nin ardından Fazilet Partisi’nin kapatılmasından sonra kendisinin de aralarında olduğu bir grup arkadaşımızla AK Parti’nin kuruluş çalışmalarını gerçekleştirdik. Gül kardeşim AK Parti’nin kuruluşunda ve iktidara gelmesinin ardından icra edilen çalışmalarda beraber olduk. İlk güçlü mitingimizi yaptığımız il de Kayseri olmuştur. Yani yola çıkışımız Kayseri’de, burada oldu. Özellikle kendisinin aday olduğu 2007’deki cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi ve sonrasıyla Türk siyasi tarihinin en ibretlik hadiselerinden birini yaşadık. Cumhuriyet Mitingleri ve 27 Nisan bildirisiyle milletin ve TBMM’nin iradesine karşı adeta bir meydan okumaya çevrilen bu seçim süreci 367 garabetiyle trajikomik bir hale dönüştürülmüştür. Bu millete bu ülkede bu da yaşattırıldı. Biz de işte böyle bir dönemde demokrasiye ve milli iradeye karşı girişilen saldırılara cevabımızı Abdullah Bey’i aday göstermek suretiyle verdik. Birikimi ve partimize olan katkıları sebebiyle Abdullah Bey’in adaylığı hem kendi camiamızda hem de milletimiz nezdinde hüsnükabul gördü ve Sayın Gül’ün adaylığı, cumhurbaşkanlığıyla neticelendi.

Haberin Devamı

Dayanışma ve başarı

Haberin Devamı

Gül’ün cumhurbaşkanlığı yaptığı 2007-2014 yıllarında Türkiye, çok önemli değişim, dönüşüm, yapılanma süreçlerini yaşadı. Ülkemizde anayasa kitapçıklarının fırlatıldığı dönemleri de gördük. Tabii biz cumhurbaşkanlığı ile başbakanlık arasındaki dayanışmayla bu dönemi başarılarla dolu bir dönem olarak gerçekleştirdik.

‘Bu dönemi atlatacağız’

eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “Bu müzeyi 24 Temmuz’da açacaktık ama 15 Temmuz olayından dolayı erteledik. Benim kendi şehrim olan Kayserili olduğum için bunu cumhurbaşkanı olduğum dönemin sonunda kararlaştırdım. Benim başlattığım projeyi Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da destekledi. Burası sadece şahsımla ilgili müze olmanın ötesinde bir siyasi tarih müzesi olarak da düşündük. Bu müzeyi gezenler kısa süre içinde Türkiye tarihini burada görebilirler. 50 yıla yaklaşıyor tanışmamız. Bizim yakın tarihimizde bu tip inişli çıkışlı dönemler var. Bunları bazen mahcubiyetle anıyoruz. Hepsini aştık ve Türkiye’yi bu günkü durumuna taşıdık. 15 Temmuz’da haince ve rezilce gerçekleştirilen bu olayı da geride bırakacağız. Erol Olçok’u özellikle anmak istiyorum. Suçlu ve suçsuzu titizlikle ayıklayıp suçlu olanlara ceza verileceği herkesin emin olduğu husustur. Demokrasinin reformcu bir niteliği vardır. Nasıl yaptığımız şeyler sürekli köklü bir reform süreci içinde bizi oluşturdu ve Türkiye’yi ileri taşıdıysak, inanıyorum ki bu reform sürecini sizlerin liderliğinde gerçekleşecektir. Bu içinde yaşadığımız dönemi süratle atlatacağız. Bundan hiç tereddüdüm yok.”

Haberin Devamı

‘Sayın Gül ayaklı kütüphane...’

Erdoğan, “Yol arkadaşı olduğumuz Sayın Abdullah Gül’ü adeta ayaklı bir kütüphane olarak biliyoruz. Bu kütüphane Sayın Gül’ün yarım asrı anlatan hayatını gösteren bir kütüphane olacaktır” ifadelerini kullandı.